Konfor Alanını Yok Etmek İçin 3 Sebep

2018-05-02 | Kişisel Gelişim

Konfor alanı seni geri tutuyor. Yavaş yavaş o seni öldürüyor aslında. Hayat ancak konfor alanını yok ettiğin zaman başlar.

Bu sizin konfor bölgeniz - ve tutkunuzu keşfetmek, hedeflerinizi gerçekleştirmek ve mutluluğu bulmak için dışarıda adım atmanın anahtarı ondan kurtulmaktır.

Ama o kadar da kötü değil, değil mi? Yani rahatsın, bu yüzden mutlu olmalısın! Keşke bu şekilde çalışsaydı. Ne yazık ki, konfor bölgenizde ne kadar uzun kalırsanız, olma eğiliminiz o kadar az olur.

O zaman neden konfor bölgemizde kalıyoruz? Çünkü bir şeyi harekete geçirmek için enerji alır. Bu basit bir yaşam gerçeğidir. Bilim, süreci doğal şeylerde tanımlamak için enerji kelimesini kullanır, fakat kendimiz hakkında konuştuğumuzda (insanlar), genellikle sadece motivasyon kelimesini kullanırız.

Uygun bir motivasyon olmadan, şu andaki durumumuzun dışına çıkarak hissedeceğimiz rahatsızlığın şu anda hissettiğimiz memnuniyetsizliğinden daha büyük olacağı korkusuyla, bizi tamamen mutlu etmeyen bir durumda kalmaya razıyız.

Sabahları dışarı çıkmak istemediğiniz sıcak yatak.
Daha önemli bir şeyden kaçınmak için kullandığınız facebook, twitter.
Sizi almayı engelleyen güvenli bir iş.
Yeni bir şey yapmak yerine evde kalmak.
Olabilecek yeni şeylere karşın bilinen bir şey.

Güvenliğe doğru ya da büyümeye doğru ilerlemeye karar verilebilir. Büyüme tekrar tekrar seçilmelidir; Korkunun tekrar tekrar üstesinden gelmesi gerekiyor. - Abraham Maslow

Konfor durgun su gibidir. Büyüme ise rahatsız edici.

Tanım olarak, büyüme ise konforun, durağanlığın, durgunluğun tam tersidir. Büyüme konfor bölgenizin dışında gerçekleşir. Ancak yeni zorluklarla karşılaştığınızda gelişme ve büyüme olur.

Büyümek, tanıdık olmayanları kucakladığınızda gerçekleşir. Büyüme sadece gerçekleşmez. Kendinizi rahat hissetmediğiniz bir şeyi yapmak için bilinçli bir karar, size meydan okuyan bir şey. Sonuçların ne olacağını bilmiyor olsanız bile bir şey yapma kararıdır.

Büyüme, konforun asla getiremeyeceği bir ödül potansiyeline de götürür sizi.

Büyüme hesaplanmış bir risktir. Konfor bölgesinin %100' ünde yaşayarak büyümeyi bekleyemezsiniz. Konfor bölgesinin dışında geçirdiğiniz zaman ne kadar artarsa, o kadar büyüyeceksiniz.

Fakat konfor bölgenizin dışına çıkmamakla, hayatın sunduğu en büyük hediyeden üçüne mal oluyorsunuz.

1. Sizin Büyümenizi Gelişmenizi Engelliyor

Hayatta, ya büyüyorsun ya da ölüyorsun. Bu biraz abartılı görünebilir ama kelimenin tam anlamıyla doğrudur.

Son dönemdeki olumlu psikoloji çalışmalarının işaret ettiği gibi, mutlu bir yaşam için birincil içerik çok iyi olabilir. Pozitif psikolog ve The Happiness Advantage'ın yazarı olan Shawn Achor, mutluluğu “potansiyelinize doğru ilerlerken hissettiğiniz sevinç” olarak ifade eder.

Buradaki anahtar sözcük şu: ilerlemek. Büyüme ilerlemeyle ilgilidir. İlerleme hareketle ilgilidir. Ve hareket senin dışına adım atmakla ilgili.

Konfor bölgesi içinde oturduğunuz sürece, hareket etmiyorsunuz bu yüzden de büyüyemiyorsunuz. Büyümek, şu an olduğundan daha fazla olmaktır ve sizden daha fazla olabilmek için tek yol, sizin dışınızda olanı deneyimlemektir. Bu, konfor bölgenizin dışına adım atmanızı gerektirir.

2. Yeni şeyler denemenizi engelliyor

Belki de hayatımızın en önemli çabası, tutkuya sahip olduğumuzu keşfetmek ve kendimizi ustalığa adamaktır. Bunu hem kendimiz için hem de dünyada pozitif bir fark yaratmak için yapıyoruz.

Bazılarımız, şanslı olanlar, yaşamın erken dönemlerinde tutkulu olduğumuzu keşfederler. Kalbimizde, sevdiğimizi bulduğumuzu ve hayatımızın geri kalanını, onun her bir parçasının ustalığına adayabildiğimizi ve her dakikasından zevk aldığımızı biliyoruz.

Ancak, birçok kişi gibiyseniz, hayatınızın ilk 20-30 yılını deneyimleyerek geçirdiniz ve bu şeyin ne olabileceğine dair çok az ama muğlak bir fikre sahip oldunuz. Çoğumuz için sevdiklerimizi ve tutkumuzun ne olduğunu keşfetmek zaman alır. Bu mükemmel ve doğal bir durumdur. Yani, yeni bir şeyler deniyor ve sevdiğiniz ve sevmediğiniz şeyleri aktif olarak keşfettiğiniz sürece.

Sorun şu ki, konfor bölgenizde olduğunuz sürece, nadiren yeni şeyler deneyeceksiniz.

Bu keşif sürecini tamamen durdurur ve tutku duyduğunuz şeyi bulmanızı sağlar. Ve bu sizi gerçekten mutlu olmaktan koruyor.

3. Yerleşmek için sizi ikna ediyor

Eğer konfor bölgenizde yaşamın ilerleyen dönemlerine kadar yaşamaya devam ederseniz, büyümenizi ve mutluluğunuzu tehdit etmeye çalışan başka bir şey olur.

Eğer bir konfor alanın varsa yerleştin bile.

Hayatın bir noktasında, eğer bu keşif henüz sizin için bir yol bulmadıysa, yorgunluğumuz ve sahip olduklarımıza yerleşiyoruz. Bu belki de en kötüsüdür. Çünkü teknik olarak hala hayattayken, ölmüş gibiymiş gibi yaşamaya devam edersin, seni gerçekten mutlu etmeyen ve asla şansını yitirmeyen bir hayata yerleşirsin.

Daha da kötüsü, yaşamınızdaki bu noktada, bir fırsat yarattığınız zaman, rahatlığınıza erişiminizi kaybetme korkusuyla (genellikle bilinçsizce) geri çekilmeye başlayacaksınız.

Konfor Bölgesi İle Nasıl Savaşılır

Konfor bölgesinin sizin üzerinizde tuttuğu güce rağmen, doğru çaba ve biraz sabır ile, dışarı çıkma alışkanlığını geliştirmek oldukça kolaydır. Sadece bunu yapmanın doğru yolunu bilmelisin.

Bu neden önemli?

Konfor bölgesini yenmenin, onu dışarıdan adım atmanın ve sürekli olarak büyüyen bir alışkanlık haline getirmenin hilesi, görevi yerine getirme direncini azaltmaktır.

Bir fırsat kendini gösterdiğinde, bizi geriye çeken korkudur. Konfor alanımıza karşı çıktığımızda karşımıza bu korku çıkıyor.

Ancak, ilk küçük adımı atarsanız, bir sonraki adımı atmanız daha olasıdır - daha büyük bir şey olsa bile. Bu, harekete geçme direncini azaltarak kastettiğim şey.

Harika olan şey, görevle ilgili bir şey yapmanıza bile gerek yok. Sadece, seni yeniden gözden geçiren küçük bir şey olmalı. Konfor bölgesinin dışına çıktığınız sürece, güven oluşturuyorsunuz. Hepsi bu kadar önemli.

Konfor Alanınızı Parçalamak İçin 3 Adım

Konfor alanınızın dışına çıkma gücünü geliştirmek için bu 3 temel adımı deneyin

Bir Erteleme Listesi Yapın: Ertelemediğiniz görevlerin bir listesini yapın. Bir doktor randevusu almak, zemini temizlemek ya da birine soru sormak. Ancak, küçük bir şey, birkaç hafta veya daha uzun bir süredir çalışıyorsunuz.
Listenizdeki En Küçük Maddelerden Birini (veya daha fazlasını) Yapın: Birilerini aramakdan ve onları nasıl hissettiğinizi anlamanızdan korkuyorsanız, arayın gitsin. Hatta zemini paspaslamak kadar basit bir şey bile olabilir bu. Bir süre için direndiğiniz bir şey olduğu sürece (rahatlık alanınızın dışında bir işarettir) bu maddeleri yapabilirsiniz. Haydi. Şimdi hemen başla yapmaya.. Hayır, cidden, okumayı bırak ve şimdi hemen yap. Söz ben seni burada bekleyeceğim.
Adımları atmaya devam et: Bu basit işi yaparak ve konfor alanınızın dışına adım attığınız zaman, daha büyük bir adım atmak ve konfor alanınızın dışına çıkmak için gerekli olan enerjiyi ve güveni elde edersiniz. Bunu yaptıktan sonra, listenizde başka bir öğe seçin. Bu konuşmak istemediğin kişiyle nihayet konuşmak için yeterince güvende hissetmeden bunu yapın (ya da bu şey sizin için ne olursa olsun).

Konfor bölgesinin dışına adım atmak bir kas gibi inşa edilebilir - ne kadar çok yaparsanız o kadar kolay olur (rahatsızlık vermeden rahat olur).

Bu küçük adımları atmaya devam edin ve zamanla, konfor bölgenizin dışında bir alışkanlığa adım atacaksınız. Amaç budur.

Konfor alanınızın dışına çıkmaya devam ederek, hedeflerinizden sonra zinde kalmanız için bir güven oluşturursunuz ve hiçbir şeyin sizi geri almasına izin vermeyin.

Peki, senin ilk adımın nedir?

Büyümek mi istiyorsun? Konfor alanını öldür.